Tekin, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Danimarka’da ortalarında Glyptotek Müzesi’nin de bulunduğu üç müzeden tarihi eser talebinin olduğunu ve İmparator’un heykel başının da burada yer aldığını söyledi.
Hukuki sürecin başlamadığını lakin yaklaşımın olumsuz olması halinde bu yola başvurulacağını söz eden Tekin, “Bu hususun dostça çözülmesi taraftarıyım.” görüşünü paylaştı.
Tekin, yapıtların geri alınmasıyla ilgili Danimarka ile tahlil odaklı diyalog maksatlarının olduğunu, kültürel işbirliğinin sağlanması için iki ülkenin kültür ve turizm bakanlıklarının temasının sürdüğünü kaydetti.
Danimarka Kültür Bakanlığıyla görüştüğünü tabir eden Tekin, heykel başının bulunduğu Glyptotek Müzesi müdüründen de bu minvalde randevu istediğini lisana getirdi.
İNCELEME İKİ YIL SÜREBİLİR
1970’te yapıtı müzeye sağlayan Robert Hecht’in tarihi eser kaçakçılığı geçmişini hatırlatan Tekin, yapıtın 1960’larda Bubon Antik Kenti yağmalandığında Türkiye’den yasa dışı yollarla kaçırıldığına inandıklarını tabir etti.
Kültür ve Turizm Bakanlığından uzmanların, Glyptotek Müzesi’ndeki bronz heykel başının Türkiye’deki gövdeye ilişkin olduğu istikametindeki bilgisine atıfta bulunan Tekin, “Elimizde sağlam bilgiler var.” dedi.
Büyükelçi Tekin, bahisle ilgili geçen ay müzenin arkeoloji şefiyle yaptığı görüşmede incelemenin şeffaf olması için ortak bir araştırma teklif ettiğini belirterek, gerekirse tarafsız üçüncü bir ülkenin uzmanlarının çalışmaya dahil olmasını da önerdiğini aktardı.
Diğer yandan müze yetkililerinin yaptığı açıklamaya nazaran, iki modül ortasındaki ahengin kanıtlanması için iki yıllık inceleme süreci başlatılmış durumda.
Glyptotek’in 1976’dan beri kullanımda bulunan kataloğunda müzedeki Severus heykelinin, Türkiye’deki gövdenin kesimi olduğu bilgisi yer alıyor lakin müze yetkilileri, iki modülün boyutlarının orantısız olduğunu savunuyor.
DANİMARKA’DA TÜRKİYE’YE İLİŞKİN ÖTEKİ ESERLER DE BULUNUYOR
Aralarında Seikilos Mezar Yazıtı’nın da bulunduğu birçok eser, Danimarka’dan geri alınmaya çalışılıyor.
Seikilos’un geri alınması için sürecin 3 yıl evvel başlatıldığına dikkati çeken Tekin, Danimarka Ulusal Müzesi yetkililerinin, 1870’te Türkiye’den kaçırılan yapıtın 1970 UNESCO Mukavelesi’ni ihlal etmediğini savunduğunu anlattı.
Eserlerin bulunduğu öbür müzenin de Danimarka İslami Sanatlar Müzesi isimli vakıf müzesi olduğunu belirten Tekin, yetkililerin 30 yıldır yaplan görüşmelerin akabinde hala yapıtları geri verme konusunda “çok katı olduklarını ve geri vermeyeceklerini” beyan ettiklerini söyledi.
Tekin, Danimarka Kültür Bakanlığının kelam konusu vakıf müzesine müdahale edemediğini bildirdi.