HDP Eş Genel Lideri Mithat Sancar, Türkiye Emekçi Partisi’nin kimi kentlerde Emek ve Özgürlük İttifakı çatısı altında başka listeyle seçime girme kararını kıymetlendirdi.
Artı TV yayınına katılan Sancar, özetle şunları söyledi:
– TİP yalnızca 41 vilayette girmiyor. Daha fazla vilayette girecek. İttifak tartışmasının hakikat yürütüldüğü kanısında değilim. Ya da ittifak içindeki tartışmalarla ilgili değerlendirmelerin gereğince bilgi ve sağlıklı bir yaklaşımla yapılmadığı üzere bir kanaatim var.
–İttifak içinde yer alan öznelerin her birinin kendine nazaran de bir planı ve bir amacı olabilir. Bundan daha doğal bir durum da düşünemiyorum açıkçası. Değerli olan ortak prensipler ve ortak amacın titizlikle gözetilmesi. Elbette birinci başlarda görüşmeler başladığında farklı formüller de masadaydı. Emek ve Özgürlük İttifakı içinde, seçime girme yeterliliğine sahip iki parti var. TİP ve EMEP. Birinci başlarda görüştüğümüzde iki parti de kendi amblemiyle ittifak logosu altında girme kararında olduğunu söylemişlerdi. Daha sonra EMEP bu kararından vazgeçti. Ortak listede yer almayı kabul etti.
– Şu anda TİP’le yürüyen görüşmelerde de ittifakın toplamına, kazanımlarına hiçbir halde ziyan vermeyecek formüller üzerinde titizlikle çalışılıyor. Biz ortak listenin en düzgün tahlil olduğu fikrindeyiz. Bu fikrimiz MYK’de bir karar olarak da kabul edilmişti. Yani, kazanımları en üst seviyeye çıkaracak asıl formül ortak liste, tek parti çatısı altında seçime girmek. Bu teklifimizi son ittifak buluşmasında da tekrar dostlarımıza ilettik. Görüşmeler yaptık. TİP başka listede girme kararından vazgeçmedi. Daha doğrusu, başka listeyle girme kararından vazgeçmediği tabiri de yanlış anlamalara yol açabilir. Ortak liste fikrinden öteki bir formül çalışmayı önerdi. Artık biz de bunu prensip olarak kabul ettik lakin temel ölçütümüz şu olmalıdır dedik; bu seçimler rastgele bir seçim değil.
– Elbette bütün toplumsal gayretler Meclis’te tükenmiyor. Ancak istiyoruz ki gelecek periyot Meclis bizim gücümüz olmadan bu süreçleri işletemesin. Hasebiyle Meclis’te bir tek vekilin bile çok kıymetli olacağı bir devir bekliyor bizi. O halde, en yüksek sayıya çıkarmak üzere bir gaye de gözetmeliyiz. Çoğulcu bir Meclis kümesi lakin tıpkı vakitte sayısı yüksek ve anahtar pozisyonda olan bir temsiliyet.
– Buna giden yolda en yeterli tahlilin tek parti çatısı altında ortak liste girmek olduğu fikrindeyiz ve bu fikrimiz değişmiş değil fakat ittifakı sürdürmek de bizim çok kıymet verdiğimiz bir politik amaçtır. Geldiğimiz noktada TİP ile yapılan görüşmelerde ortak listeyle girme kararını ikna olmadıklarını söyleyelim fakat yapılan görüşmelerde bilgiler masaya yatırılıyor, ittifak ile girmenin rastgele bir kayıp yaratmaması için çok ihtimamla bir çalışma yürütülüyor.
– Yanlış anlaşılan bir durumu daha açıklığa kavuşturmam gerekiyor. TİP’in kendi amblemiyle girmesi halinde rastgele bir temsiliyet, bizim Yeşil Sol listede temsiliyet talebi yok. Rastgele bir biçimde TİP adaylarının seçilebilir yerlerden bizim listede yer alması da kelam konusu değil.
– Artık geriye ne kalıyor? Kayıp ihtimali olan durumları titizlikle yönetmek. Orada da vardığımız mutabakatı hem sevgili Erkan açıkladı hem bizim arkadaşlardan da bilgi verildi lakin çalışmalar devam ediyor. Son noktaya gelmiş değil. Son nokta 9 Nisan’dır, vekil listelerinin teslim edileceği tarihtir. Orada da bizim az oyla kaybettiğimiz kritik vilayetlerde TİP aday çıkarmamayı kabul ediyor. Bir örnek söylediniz mi daima onun üzerinden gidiliyor. Bizim bugüne kadar yüksek oy aldığımız lakin çeşitli nedenlerle milletvekili çıkaramadığımız yerlerde TİP aday çıkarmayacak. Bunu bir mutabakata bağlamış durumdayız.
– Öte yandan, 9 Nisan’a kadar diğer gelişmeler de olabilir Türkiye siyasetinde. Bunları da bir biçimde dikkate alan bir süreç yürütüyoruz. Yani ola ki çok büyük bir gelişme olur öteki partilerde, başka alanlarda, başka aktörler bakımından söylüyorum, o vakit bunla ilgili bir çalışma da süratle yapılacak. İki şeyin altını tekrar çizmek gerektiği fikrindeyim. (HABER MERKEZİ)